Öncelikle şunu söylemek lazım bu fondötenin fiyatı yukarıda linkini verdiğim sitede şuan 6,75 pound yani beklentileri ona göre ayarlamak gerek. İlk elime sıktığımda kıvamını görünce çok şaşırmıştım. "aneeem bu kadar yoğun fondöteni nasıl iyi dağıtıcam ben" diye düşündüğümü hatırlıyorum. Ama sonra yüzüme denediğimde o konuda hiç bir sorun yaşamadım uygulaması gayet kolaydı. Üzerinde oil-free yazıyor ama ben açıkcası cildi çok yağlı olanlara çok da uygun olduğunu düşünmüyorum. Sürdükten kısa bir süre sonra parıl parıl parlamaya başlıyor.
27 Mart 2013 Çarşamba
e.l.f. flawless finish fondöten
Geçtiğimiz yaz bir arkadaşım Amerikadaydı. Dönüşüne yakın ondan neler istesem neler isteseeeeem diye düşünürken elf cosmetics'i keşfettim. İngiltere için de ayrı bir sitesi olduğunu bilmediğimden Amerika için olan sitesinden arkadaşımın adresine sipariş verdim sonrasında o getirdi bana siparişlerimi.Muhtemelen herkes zaten biliyor ama bilmeyenler için söyleyeyim. İngiltere sitesi budur: http://eyeslipsface.co.uk ve bu site Avrupa'ya gönderim yapıyor. Elf ürünlerinin beni en çok etkileyen özelliği çok uygun fiyatlı olmalarına rağmen birçok olumlu eleştiri almaları oldu. Online alışveriş yaparken karar vermek çok zor olduğundan bu ürünlerle ilgili tecrübelerimi yazarsam belki birilerine yardımım olabilir diye düşündüm. E.L.F. flawless finish fondöten ile başlamak istedim
Kapatıcılığı hafifle orta arası. Sağlıklı ışıltılı bir görüntü veriyor aslında ama yüzünüzün kuru kısımları varsa oralarda da pul pul olmayı ihmal etmiyor sağolsun. Yani sözün kısası cilt tipi çok yağlı ya da çok kuru olanlardan ziyade normal olanlara uygun olacağını düşünüyorum. Aynı zamanda yüzümde çok kusurum var ve fondötenim bunu kapatmalı diyorsanız bu konuda da çok yardımcı olacağını sanmıyorum. Sonuç olarak bu fondöteni tavsiye eder misin derseniz. Öyle aman aman bir ürün değil ama sorunsuz bir cildiniz var ve elf ürünlerinden denemek istiyorsanız pudrayla güzel sonuçlar elde edilebilecek bir fondöten olduğunu söyleyebilirim..
22 Mart 2013 Cuma
birbirinden güzel hediyelerle yeni bir çekiliş...
http://alisverismakyaj.blogspot.com/2013/03/cekilis-yapma-sras-bendeee-katlr-msnz.html?spref=bl#.UUwF2BenCSo
21 Mart 2013 Perşembe
bloglovin
benim de bir bloglovin hesabım var... takip etmek için: <a href="http://www.bloglovin.com/blog/5459319/?claim=htcmast9dzj">Follow my blog with Bloglovin</a>
Bugün annemin sponsorluğunda kendime birazcık(!) şımarma hakkı tanıdım:) İyi de oldu. Genelde ihtiyacım olan şeylerdi aldıklarım. Bakalım neler almışım...
Make Up Forever HD pudra: Bu markasının pudrasını da fondötenini de deli gibi istiyordum. Ama Sofya'daki Sephora getirmiyordu. Fondöteni daha gelmemiş ama pudrasını gördüğümde çığlık atmamak için kendimi zor tuttum. Tutamamış da olabilirim:) Hemen orada denedim. İnsan renksiz bir pudranın görüntü olarak çok bir fark yaratacağını düşünmüyor ama bunun gözle görünür ipeksi bir bitirişi var. Ama tabi kullanırken miktara dikkat etmek gerek yoksa yapay beyaz bir görüntü oluşturması kaçınılmaz. Bir süre kullandıktan sonra daha detaylı bir yorum yazısı yazmayı düşünüyorum zaten..
Bioderma hydrabio H2O: Bu ürün malum epeydir çok bi meşhur. Ben de daha önce pembesinin eşantiyon boyunu kullanmıştım. Makyaj temizleme konusunda başarılı bulmuştum. Alkol de içermediğinden benim için düzenli alınacaklar arasında yer etti. 2 tanesinin nerdeyse bir tanesi fiyatına satıldığı promosyonu görünce kaçırmıyım dedim. Bu kez mavi olanından aldım nemsiz ciltler için dediği için.
Bioderma Sebium Pore Refiner- Sebium Gel Moussant: Devasa porlarından sıkılmış biri olarak biraz olsun yararı olabilir ümidiyle bioderma sebium pore refiner denemek istiyordum. Bunda da promosyon vardı yanında temizleme jeli hediyesi oldu. Şuan severek kullandığım temizleyicilerim var zaten onlar bittikten sonra temizleyicisini de deneyeceğim. Pore refiner'ı da aynı zamanda makyaj bazı olarak kullanmayı planlıyorum.
Rose of Bulgaria: Gül suyunun iyi bir tonik olduğu yıllardır dilden dile dolaşır. Ben de gülleriyle meşhur Bulgaristan'da yaşıyorken hazır deniyim dedim fiyatları da o kadar uygun ki çok cazip geldi. Gülsuyunun yanında bir de yüz kremi ve dudak nemlendiricisi de aldım. Umarım memnun kalırım...
Bourjois Healthy Mix Concealer: Cildimde kapıtAcak sorunum çok ama iyi bir concealerım yok. Bunu bir denemek istedim. Eğer concealer'ından memnun kalırsam fondötenini de almayı düşünüyorum genelde tersi yapılır ama neyyysee:)
Maybelline Ruj: maybelline'in adını bilmediğim bir rujunun coral ambition adlı rengini aldım. Varla yok arası çok tatlı bir mercan rengi. Kalıcılığını filan henüz bilemiyorum ama günlük makyajımda zevkle kullanacağım
Ve son olarak pek sevgili testercıklarım: Parfüm testerlarım Sephora'dan: Flash Jimmy Choo ve Mango Lady Rebel Dance Queen. Klorane şampuan testerım ise biodermaları aldığım eczaneden geldi
.
Bir alışverişin de böyle sonuna geldik darısı yenilerinin başına:)
16 Mart 2013 Cumartesi
Rimmel Stay Matte pressed powder
Rimmel'in stay matte pudarsının youtube'da çok methedildiğini görünce ben de denemek istedim. T bölgemde de yağlanma ve parlama sorunu yaşadığım için derdime deva olur belki dedim. Ancak hiç ama hiç beğenmedim. Hatta nefret ettim:( Ancak cildi çok ama çok yağlı birileri için uygun olabilir belki. Ben de pul pul, acayip kuru bir görüntü yarattı. Ayrıca tamam t bölgem parlamasın daha mat görünsün istedim ama ölü gibi de görünmek istemedim. Çok yapay bir matlık yaratıyor... Tüm nefretime rağmen şunu da söylemeliyim ki eğer çok yağlı bir cildiniz varsa ve denediğiniz tüm pudralara reğmen gün içinde parlama sorunu yaşıyosanız belki de aradığınız bu olabilir
10 Mart 2013 Pazar
kozmetik hikayeleri: Çekilişşşş Zamanı:))
kozmetik hikayeleri: Çekilişşşş Zamanı:)): Takipçi sayım 100e ulaşınca çekiliş yapmayı planlıyordum nihayet o gün geldi :) sevdiğim beğendiğim ürünlerden seçtim umarım memnun kalırsın...
maybelline master drama khol line
Göz kalemi aslında makyajın çok kolay bulunabilir, ucuza alınabilir en basit parçalarından gibi gelmiştir hep bana... Ancak ne kadar yanıldığımı şimdi anlıyorum. Elimde düzgün bir göz kalemim yoktu ben de bir tane edinmeye karar verdim ama Mac ya da benzeri bi markaya da o kadar para vermeye gönlüm razı olmadı açıkcası " amaaaan göz kalemi nolcak yeeaa" diyerek daha uygun markalara bakınıyordum. Maybelline master drama khol line ı elimde denediğimde ne kadar sevindiğimi anlatamam yağ gibi kaydı. Pigmentasyonu da bayaaa iyiydi. Fiyatının uygunluğunu da düşününce "tadından yenmez" dedim ve aldım. (Sonra tadından yenmedi:))) Kullanmaya başladım. Simsiyah dramatik bir çizgi istiyorsan istediğini elde ediyorsun ona laf yok ama kontrolü çok zor tek seferde kapkalın, simsiyah bir çizgi! Taşırdın filan diyelim düzeltmesi çok çok zor. Bütün bir gün dolaştım ne akıyor ne dağılıyor ne soluyor bu özelliğine olumlu puan verebilirim ancak gün boyunca bir yere gitmediği gibi akşam makyajımı çıkarırken de çıkmıyor. Bilmiyorum belki benim göz mayajı temizleyicim çok iyi değil (bourjois kullanıyorum.) suya dayanıklı ürünleri çıkarmak için olmasına rağmen ı ıh gitmiyor delirtti cidden beni. Ee göz de hassas bir bölge her akşam parçalarcasına göz makyajı çıkarcak halim yok. Ancak terleyeceğim, uzun süre kalacağım, aman göz makyajım akmasın dediğim durumlarda kullanabilirim bence günlük makyaja kesinlikle uygun değil ama dramatik, siyah göz makyajı sevenlerin hoşlanabileceği bir ürün ben bu ürünü denemek isterim derseniz çok iyi bir göz makyajı temizleyicinizin olduğundan emin olun derim ben şahsen. Bu arada göz kalemi tavsiyeleriniz varsa duymayı çok isterim...
6 Mart 2013 Çarşamba
5 Mart 2013 Salı
loreal true match fondötenin dans dersiyle imtihanı:)
Şu sıralar severek kullandığım Lorael true match likit fondöten hakkında yorum yazmak istiyordum zaten ama bugün öyle bir şey yaşadım ki, hemen yazmalıyım yorumumu dedim. Bana dün sorsanız kalıcılığı nasıl bu fondötenin diye, fena değil derdim sanırım ama ben bugün bu fondötenle resmen dans dersine gittim (vaktim olmadı makyajımı çıkarmaya) Öyle tango, vals de değil baya baya atlamalı zıplamalı, Beyonce'nin filan kliplerindeki figürleri yapmaya çalıştığımız bir dersti. Dersin sonunda, aneeem makyajla spora geldim kimbilir nasıl oldu suratım diye aynaya yaklaştım ve ağzım açık kaldı fondötenim bıraktığım gibi duruyordu. Ne akma, ne parlama! Hemen şunu belirtiyim makyajımı sabitlemek için birazcık pudra da sürmüştüm sabah evden çıkarken ama yani o kadar terlemeye filan dandik bir fondöten olsa pudranın sabitleyebileceğini hiç sanmıyorum. Yani kalıcılık konusunda benden tam not aldı true match.
kapatıcılık: orta ve daha iyi kapatıcılık istenilen bölgelerde üstünden geçilebiliyor
uygulama: en sevdiğim özelliklerinden biri de çok kolay uygulanabilir olması. Parmakla, süngerle, fırçayla her türlü doğal bir görünüm elde edebilmek mümkün.
SPF 17 içeriyor ki bu da hiç fena bir güneşten korunma faktörü değil bence...
SPF 17 içeriyor ki bu da hiç fena bir güneşten korunma faktörü değil bence...
Çok fazla renk seçeneği var bu da başka bir artısı
Diğer özelliklerine de şöyle bir deyinecek olursam:
uygulama: en sevdiğim özelliklerinden biri de çok kolay uygulanabilir olması. Parmakla, süngerle, fırçayla her türlü doğal bir görünüm elde edebilmek mümkün.
SPF 17 içeriyor ki bu da hiç fena bir güneşten korunma faktörü değil bence...
SPF 17 içeriyor ki bu da hiç fena bir güneşten korunma faktörü değil bence...
Çok fazla renk seçeneği var bu da başka bir artısı
makyajblogum.com hediye çekilişi
vallahi hediyelere benim ağzım açık kaldı:)
http://www.makyajblogum.com/2013/01/makyaj-blogum-hediye-cekilisi-inglot-b.html
http://www.makyajblogum.com/2013/01/makyaj-blogum-hediye-cekilisi-inglot-b.html
4 Mart 2013 Pazartesi
cilt bakımı rutini
Bu yukarıdaki ciciler bir süredir kullandığım cilt bakım ürünleri. Hepsini tek tek açıklamadan önce biraz cildimin yapısından bahsetmek isterim. Cildim aslında karma yani t bölgem hafif yağlıyken, yüzümün geri kalan kısmı kuru ancak mevsimsel değişimlerden dolayı tüm suratım bazen kuru, bazen yağlı olma eğiliminde. Özellikle bu sene kışın çok soğuk döneminde cildimde aşırı bir kuruluk sorunu yaşadım ve hassasiyet oluştu. Aynı zamanda sivilce ve siyah nokta sorunu da yaşayan biri olduğumdan, buna uygun olarak kullandığım ürünler özellikle ağız ve burun çevremde ciddi bir tahrişe sebep oldu. Bu süreçte exfoliation, peeling vb etkili bütün ürünleri bıraktım ve Avene'in clean-Ac temizleyici ve kremini kullanmaya başladım. Zaten akne tedavisi sonrası tahriş olmuş ciltler için özellikle tavsiye edilen bu ürünün cilt üzerinde müthiş bir yatıştırıcı etkisi var.
Çok şükür kuruluk sorununu atlattım. Ama Avene hala günlük rutinimin bir parçası. Sabahları yüzümü bu ürünle temizliyorum. Sephora'dan aldığım ve bayıldığım yüz fırçamın üzerine fındık büyüklüğünde döküyorum, masaj yaparak cildime sürüyor sonra da duruluyorum. Bu krem yapıda bir temizleyici dolayısıyla ilk yüze sürülürken yağlı bir hissi var; bu histen hoşlanmayacaklara tavsiye etmiyorum. Ama duruladıktan sonra güzel bir temizlik hissi bırakıyor. Akşam ise aynı işlemi loreal pure zone uyguluyorum. Bu işlemin ise cildimi günün bütün kirinden arındırdığını düşünüyorum. Siyah noktalardan tamamen kurtulmuş falan değilim ama epey bir fark yarattı. Bitince kesinlikle tekrar alırım..
Temizleme işlemini bitirdiğim zaman cildimi Vichy hydra-soothing tonikle siliyorum. Bu mucizeler yaratan bir ürün değil, ki zaten böyle bir beklentim de yoktu ama siz de benim gibi temizliyicilerden kalan kalıntıların muhakkak tonikle temizlenmesi gerektiğine inanıyorsanız bu ürün ideal çünkü alkolsüz ve hiç bir rahatsızlık vermiyor, ferah bir his bırakıyor.
Sabahları rutinimi Avene clean-ac kremle tamamlıyorum. Çok güzel nemlendiren bir ürün , cildimi baya yatıştırıp, rahatlatlattığını hissediyorum Ama bu kremle ilgili şöyle bir durum var hafif bir nemlendirici değil ve çok acayip bir parlama yapıyor ben üstüne makyaj yaptığım için benim için sorun olmuyor ama makyajsız kullanmak isteyenler için doğru ürün değil bence.
Akşamları ise tonik sonrasında sebium akn kullanıyorum. Bu krem aslında yukarıda bahsettiğim tahriş olayını yaşamama sebep olan ürün. O yüzden önce bir nefret ilişkimiz oldu:) ancak sonrasında biraz araştırdım ve yanlış kullanımdan kaynaklı sorun yaşadığımı farkettim. Öyle bol keseden bütün yüzüme sürmek pek doğru bir uygulama şekli değilmiş:) O yüzden bir şans daha vermeye karar verdim ilişkimize:) Şimdi çok az bir miktarı yalnızca siyah noktalarımın olduğu ve gözenek problemi yaşadığım bölgelere sürüyorum ve bir süre bekledikten sonra clean-ac nemlendiricimi sürüyorum bütün yüzüme ve sonuçtan çok memnunum.
Haftada 2 kez de Garnier self heating maskeyi uyguluyorum. Bu yüzünüze sürdüğünüzde ısınan, çok hoş bir salatalık kokusu olan bir maske. Verdiği sıcaklık çok rahatlatıcı. 3 dk. sonra yıkanıyor olması da bir avantaj. Evin içinde uzuuun uzuun maskeyle dolaşmak biraz sıkıcı bir durum. Gözenekleri temizlediğini ve bu temizliğin 7 gün sürdüğünü iddia ediyor. Gözenekleri temizliyor evet ama 7 gün kalıcılığı var mı? Hayır malesef yok. Kısa süreli bir temizlik sağlıyor ben de o yüzden haftada 2 kere yapıyorum bu maskeyi. Ben şahsen şuana kadar bu fiyat aralığında daha iyi bir maske bulamadığım için bunu almaya devam ederim sanırım. Böyle ikili olarak satılıyor ve ambalajı çok da kullanışlı değil baya uğraştırıyor. Bu arada daha iyi verim alabilmek için bu maskeyi aslında bütün maskeleri banyodan sonra uygulamanın daha doğru olduğunu keşfettim. EEE GÜNAYDIN YANİE! dediğinizi duyar gibi oluyorum:)
İşte benim cilt bakım rutinim de böyle a dostlar. Ve şunu etkilemeliyim ki cildimde büyük bir düzelme sağladı bu rutin hem mevcut sivilcelerim soldu hem yeni sivilce pek çıkmıyor hemde siyah nokta ve gözenek durumum eskisi kadar vahim değil.... Sabredip okuduğunuz için teşekkürler:)
Akşamları ise tonik sonrasında sebium akn kullanıyorum. Bu krem aslında yukarıda bahsettiğim tahriş olayını yaşamama sebep olan ürün. O yüzden önce bir nefret ilişkimiz oldu:) ancak sonrasında biraz araştırdım ve yanlış kullanımdan kaynaklı sorun yaşadığımı farkettim. Öyle bol keseden bütün yüzüme sürmek pek doğru bir uygulama şekli değilmiş:) O yüzden bir şans daha vermeye karar verdim ilişkimize:) Şimdi çok az bir miktarı yalnızca siyah noktalarımın olduğu ve gözenek problemi yaşadığım bölgelere sürüyorum ve bir süre bekledikten sonra clean-ac nemlendiricimi sürüyorum bütün yüzüme ve sonuçtan çok memnunum.
Haftada 2 kez de Garnier self heating maskeyi uyguluyorum. Bu yüzünüze sürdüğünüzde ısınan, çok hoş bir salatalık kokusu olan bir maske. Verdiği sıcaklık çok rahatlatıcı. 3 dk. sonra yıkanıyor olması da bir avantaj. Evin içinde uzuuun uzuun maskeyle dolaşmak biraz sıkıcı bir durum. Gözenekleri temizlediğini ve bu temizliğin 7 gün sürdüğünü iddia ediyor. Gözenekleri temizliyor evet ama 7 gün kalıcılığı var mı? Hayır malesef yok. Kısa süreli bir temizlik sağlıyor ben de o yüzden haftada 2 kere yapıyorum bu maskeyi. Ben şahsen şuana kadar bu fiyat aralığında daha iyi bir maske bulamadığım için bunu almaya devam ederim sanırım. Böyle ikili olarak satılıyor ve ambalajı çok da kullanışlı değil baya uğraştırıyor. Bu arada daha iyi verim alabilmek için bu maskeyi aslında bütün maskeleri banyodan sonra uygulamanın daha doğru olduğunu keşfettim. EEE GÜNAYDIN YANİE! dediğinizi duyar gibi oluyorum:)
İşte benim cilt bakım rutinim de böyle a dostlar. Ve şunu etkilemeliyim ki cildimde büyük bir düzelme sağladı bu rutin hem mevcut sivilcelerim soldu hem yeni sivilce pek çıkmıyor hemde siyah nokta ve gözenek durumum eskisi kadar vahim değil.... Sabredip okuduğunuz için teşekkürler:)
•Dörtdörtlükblog•: ☛ 1000 İzleyici Çekilişi ☚
aahhh ne güzel 1000 izleyici çekilişi! darısı başıma diyor ve iç çekiyorum harika hediyeler var:) •Dörtdörtlükblog•: ☛ 1000 İzleyici Çekilişi ☚: Aylardır Twitter üzerinden bahsettiğimiz çekiliş günü geldi çattı. Geçtiğimiz günlerde Dörtdörtlükblog'u takip edenlerin sayısı 1000 ki...
3 Mart 2013 Pazar
maybelline color tattoos krem farlar
2 Mart 2013 Cumartesi
let's get naked!


1 Mart 2013 Cuma
yüz fırçaları
Hayatınızın geri kalana boyunca tek bir elbise giymeniz gerekse onun nasıl olmasını isterdiniz?
Cildimiz aslında sahip olduğumuz bu tek giysi ve biz malesef bazen onu ihmal ediyoruz. Gün boyu sıcaklık değişimlerine, toza, rüzgara, ellerimizden geçen milyonlarca mikroba maruz kalmışken, gereken özeni göstermeyebiliyoruz. Ben de yıllardır cildimden şikayet eden, herşeyi yaptığını düşünen ama aslında hiçbir şeyi doğru yapmayanlardandım. Artık cildime zaman ayırıyorum; doğru ürünleri seçmeye çalışıyorum ve en önemlisi cildimi sevmeyi öğrendim. Ne var canım azıcık sivilceye eğilimliyse, ve siyah noktalarla kaplıysa burun bölgem olsun bunlar aşılır problemler! Artık her sabah ve her akşam cildimi sevme seansları düzenliyorum:) eskiden öylesine hızlıdan bir sürerdim temizleme jelini hoop 2 su çarptım oldu bitti yahu bi dur bakalım tam temizlendi mi o cilt hem o iki suyu çarptın da cildinde hep kalıntıları kaldı temizleyicinin sonrasında ne tonik ne nemlendirici akşam da kafana eserse temizle, üşenirsen boşveeer. Sonra sorsalar "sabah akşam temizliyorum yine de siyah noktalarım var". Olur tabi!
Bu yeni özenli cilt bakımı seanslarım için de harika bir ürün keşfettim: yüz fırçası. temizleyicimi onun üzerine döküyorum ve her bölgeye yaklaşık 30 sn. ayırarak çok bastırmadan dairesel hareketlerle masaj yapıyorum. Bir kere temizleyiciyi çok iyi yayıyor yüzüme, ikincisi o dairesel hareketlerin çok güzel bi masaj etkisi var kan dolaşımının hızlandığını hissebiliyorum nerdeyse, son olarakta cildin ölü tabakasında kurtuluyorum daha ne olsun. Sonrasında elimi suratımda gezdirdiğimde cildim o kadar pürüssüz ve yumuşak ki harika bir his! Ve şunu da belirtmeliyim ki siyah noktalarımda epey azalma oldu... haydi o zaman tavsiye ettim gitti!
Cildimiz aslında sahip olduğumuz bu tek giysi ve biz malesef bazen onu ihmal ediyoruz. Gün boyu sıcaklık değişimlerine, toza, rüzgara, ellerimizden geçen milyonlarca mikroba maruz kalmışken, gereken özeni göstermeyebiliyoruz. Ben de yıllardır cildimden şikayet eden, herşeyi yaptığını düşünen ama aslında hiçbir şeyi doğru yapmayanlardandım. Artık cildime zaman ayırıyorum; doğru ürünleri seçmeye çalışıyorum ve en önemlisi cildimi sevmeyi öğrendim. Ne var canım azıcık sivilceye eğilimliyse, ve siyah noktalarla kaplıysa burun bölgem olsun bunlar aşılır problemler! Artık her sabah ve her akşam cildimi sevme seansları düzenliyorum:) eskiden öylesine hızlıdan bir sürerdim temizleme jelini hoop 2 su çarptım oldu bitti yahu bi dur bakalım tam temizlendi mi o cilt hem o iki suyu çarptın da cildinde hep kalıntıları kaldı temizleyicinin sonrasında ne tonik ne nemlendirici akşam da kafana eserse temizle, üşenirsen boşveeer. Sonra sorsalar "sabah akşam temizliyorum yine de siyah noktalarım var". Olur tabi!
Bu yeni özenli cilt bakımı seanslarım için de harika bir ürün keşfettim: yüz fırçası. temizleyicimi onun üzerine döküyorum ve her bölgeye yaklaşık 30 sn. ayırarak çok bastırmadan dairesel hareketlerle masaj yapıyorum. Bir kere temizleyiciyi çok iyi yayıyor yüzüme, ikincisi o dairesel hareketlerin çok güzel bi masaj etkisi var kan dolaşımının hızlandığını hissebiliyorum nerdeyse, son olarakta cildin ölü tabakasında kurtuluyorum daha ne olsun. Sonrasında elimi suratımda gezdirdiğimde cildim o kadar pürüssüz ve yumuşak ki harika bir his! Ve şunu da belirtmeliyim ki siyah noktalarımda epey azalma oldu... haydi o zaman tavsiye ettim gitti!
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)